sarılalım sıkı sıkı

Bir gün Mg'nin bölüm arkadaşlarını yolda görüp hepsini bi güzel öpüp sarılması sonrası "aman ne gerek var bu kadar mıç mıç böyle dakka başı?" diye tepki vermiş idim zamanında. Mg'de "ama sarılmak öpüşmek insanı mutlu eder" gibisinden bişeyler demişti. Ben öyle ortama yeni gelirken, giderken herkesi cuk cuk öpmekten pek hoşlanmam da. Hani ne gerek var, tercih etmem diyelim. Şöyle "görüşürüüüz" diyip el sallamayı tercih ederim herkese."Ya öyle şey mi olur Mg yaa" demiştim, o da biraz çabalayıp inatçılığıma boyun eğmişti.

Şimdi anlıyorum aslında ne kastettiğini. O da önüne geleni öpüp, önüne gelene sarılmıyordu tabi ki hepsi yakın arkadaşlarıydı ama yabanileşmişim o arada herhalde ki anlayamamışım. Şimdi anlıyorum. Hani insan acıkır da açlığını hisseder ya, aynı onun gibi, resmen sarılmaya ihtiyacım var, bunu böyle kalbimde hissediyorum. Göğsümün ortasında sanki yardıma muhtaç bişey varmış gibi. Sarılmak, ya da ne bileyim bir takım sevgi belirtileri ona iyi gelecekmiş gibi. Çok da saçmalamıyorum sanırım ya, fiziksel temasın bir çok konudaki etkilerini gözardı etmemek lazım. Her neyse. "Gerçekten" sarılmaya ihtiyacım var, hani yoksa free hug tadında gezen birisi de bulunabilir ama, benim böyle beni seven birisinin sarılmasına ihtiyacım var, lostehanu da sevgisini pek öyle göstermez, kaldım mı böyle ben dımdızlak.

bi de: Koalalara düşkünlüğümü çözdüm sanırım. Şimdi ben hep koalaları ağaçlara sarılırlar gibi düşünürüm, öyle düşünmesi hoşuma gidiyo. Çok eskiden beri de böyle bi koalam olsa ağaç yerine bana sarılsa öyle gezsek falan gibi son derece agucuk gugucuk bi fikrim vardı. Neyse özet olarak koalalara sempati besliyorum. Ama hiç koala görmedim, burdaki hayvanat bahçesinde de var kendisinden, gitmek istiyorum, lostehanu erteleyip duruyor. Şimdi düşündüm de belki koalaya olan özel sempatim bu sarılma saçmalığındandır hı?


Yorumlar

- dedi ki…
şimdi birincisi bu havada hayvanat bahçesinde donarız, evet bunu 3 aydır söylüyorum ama hava ısınmıyor, ısınmıyor, ne yapayım. ama hayvanat bahçesine gitmeden ayrılmicaz şu şehirden, söz :D
ikincisi orda koala olsa bile sarılabilceğinizi zannetmiyorum, hani kapalı alandadır falan, o yüzden en iyisi sen sarılmak isteyince bana sarıl. dün geceki gibi olursa, koridor bizi lezbiyen zannedebilir, hatta şimdi de zannediyo olabilirler ama who cares. hug me minnoş, whenever you want :)
amie dedi ki…
sen bana sarıl be.
- dedi ki…
ha bi de illa şefkat mi olması lazım ha? sorarım sana :D
amie dedi ki…
bu noktada 2002 yapımı secretary filmini öneriyorum.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sol Baştan Say

Domates Biber Patlıcan

özgüven ve başkasının yerine utanmak